Adana Balkan Türkleri Derneği Başkanı Aziz Sağıroğlu, 1984-1989 yılları arasında Bulgaristan'ın Türklere yönelik olarak uyguladığı asimilasyon politikasını ve bu durumun sebep olduğu zorunlu göçün 34. yılında etkileyici bir açıklama yaptı.
Başkan Sağıroğlu, anavatanlarını, ailelerini ve anılarını geride bırakarak Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan 350 bin Türk'ün zorlu hikayesini hatırlattı. "Bir çiçeği kökünden sökersin, toprağından silkelersin, başka bir yerde dikersin; işte bu göçün anlamıdır." diyerek göçün ne anlama geldiğini, ne tür sıkıntıları beraberinde getirdiğini vurguladı.
"Göç, hasret demektir, acı demektir, hüzün demektir, zulüm demektir..." diyerek duygusal bir tonla devam eden Sağıroğlu, göç edenlerin anılarının, sevdiklerinin ve hatta mezarlarının dahi geride kaldığını, adeta sudan çıkmış balığa döndüklerini belirtti.
Ancak Sağıroğlu, açıklamasının sonunda Türk göçmenlerin Türkiye'deki yaşamlarında gösterdikleri başarı ve dirençten de bahsetti: "Her ne kadar sudan çıkmış balık olsan da toprakta yeşerir, ot olursun, dal olursun, ağaç olursun, Ulu Çınar olursun. Devlet olursun, vatan olursun, Mustafa Kemal Atatürk olursun."
Bu açıklama, Bulgaristan'dan Türkiye'ye zorunlu göçün 34. yıl dönümünde, hem geçmişin zorluklarına hem de geleceğe yönelik umuda ışık tutuyor. Haber Ahmet Karagöz
Ahmet Karagöz