Gelecek biziz, Adaleti mi? Dünya’ya ancak biz getiririz

50. sini gördük.. sevindik.. neye sevindiğimizi pek bilmeden sevindik..

100. sünü de gördük.. sevindik.. neye sevindiğimizi bilerek sevindik..

Köhnemiş, türk devleti olma özelliğini kaybetmiş, ittihatçı görünümlü bir sürü et yığınlarının eline geçmiş, varlığının devamı halinde vatanla beraber tümden kaybedeceğimiz devletin körü körüne davacısı olacak değiliz..

Biçimler değişir, devlet değişmez. Biz devletçiyiz. Trend cumhuriyetti. Erken aldık, kabul ettik. O halde yaşasın cumhuriyet.

Gerçekte Osmanlı diye bir devlet yoktur. Devletin ismi Devlet-i Âliyye'dir. Devlet-i Âliyye yıkılmamıştır. Ankara hükümetince anayasaya ek bir hüküm konularak cumhuriyete geçilmiştir.

Eskisinden özlediğimiz şeyler var mı var, çok mu çoook.. ama mal bu.. beğensen de beğenmesen de.. insan soyunu, vatanını, ırkını reddedebilir mi? Hem yiğit düştüğü yerden kalkar.. yiğit düştüğü yerden kalkıyor da..

Dünyanın projelendirildiği koca bir dünya savaşından esir olarak çıkmış bu devlet, mahkum edildiği kıytırık bir Ortadoğu devleti olma prangalarını Menderes'le, Özal tontonla, Erdoğan'la çatır çatır kırdı..

Bir sürü fetret yıllarını da gördük tabî. Koalisyonları, Demirelli Ecevitli anarşi yıllarını, masonların, dönmelerin bizzat yahudilerin bakan olduğu hükümetleri, Mesut Yılmaz'ın başbakanlığını bile gördük, Çiller'i bile.. ama küllerin içindeki sönmediğini bildiğimiz korun devamının duasını eksik etmeyerek.. İnönü'den ve CHP'nin utanç dolu iktidar yıllarından bahsetmeye bile gerek yok.

Zaman prangaların açtığı derin yaraları kapatmak, mahkumluğun iskelete çevirdiği muhteşem gövdeyi çok değişmiş iklim koşullarında yeniden eski gücüne kavuşturmak, o gücü 2 bin küsür yıldır olduğu gibi emperyalizmin has düşmanı olarak tüm dünyada adaleti yaymak ve aleme nizam vermek üzere kullanmak zamanı..

Nice yüzyıllara, nice binyıllara..

Gelecek biziz, Adaleti mi?

Dünya’ya ancak biz getiririz

Sevgi ve Saygılarımla

Araştırmacı Gazeteci Yazar

Vehbi Korkutata