(Bu yazıyı dün Ümit ve Sinan Bey'e Zafer Partisi GİK üyesi bur arkadaşım vasıtasıyla göndermiştim)
Ülkücüler Milliyetçi Hareket partisinde toplandı Alparslan Türkeş'in ilkeli politikaları sebebiyle de Milliyetçi Hareket Partisi yüksek oy potansiyeline ulaşmamasına rağmen büyük saygınlık kazandı. Bahçeli'nin gelmesiyle ilkeli siyasetten uzaklaşıldı ve Bahçeli'nin ülkücüleri ustaca uzaklaştırılması ile MHP her manada dibe vurdu.Ülkücüler, ardından iyi partide toparlanmaya çalıştı fakat kısa sürede Meral hanımın izlediği politikalardan dolayı oradan da uzaklaşmak zorunda kaldı. Ardından Zafer Partisi kuruldu. ülkücüler yaşadıkları bu iki olumsuzluktan dolayı Zafer partisine ilk önce mesafeli yaklaştı fakat seçimler yaklaşınca 2 büyük partinin oynadığı Tahterevalli oyununu bildiği için Zafer partisine yöneldi. Bu sebeple Zafer partisi ülkücülerin toplandığı bundan sonra toplanacağı 3 Odak haline geldi. Bu durum özellikle Ümit Bey ve Cumhurbaşkanlığı adaylığı sebebiyle öne çıkan Sinan Oğan'a büyük sorumluluk yüklediği anlamına geliyor.Bundan sonraki süreci Türk milliyetçiliği ilkelerine bağlı kalarak nefislerini aşarak egolarını yenerek sürdürebilirlerse ülkücüler Türk milliyetçileri ve bütün Vatan Severler Zafer Partisi çatısı altında toplanacaklardır. Zafer Partisi güç merkezi haline geldikçe çıkarları tehlikeye giren siyasi çevreler siyaset baronları Türk milleti üzerinde hesabı olan emperyalistler Zafer Partisi'ni ve yöneticilerini Hedef alacaklardır. İlk vuracakları Ümit Bey ve Sinan Oğan olacaktır. Ümit Bey ve Sinan Bey arasında hatta Parti yönetim kurulu üyeleri arasında çatışma çıkartmaya çalışacaklardır. Bunun için ellerindeki güçlü basını kullanarak algı oluşturacaklardır.Bu algının üstesinden gelmenin yolu özellikle Ümit ve Sinan Bey'in birbirleriyle daima diyalog halinde olmaları ve sadece birbirlerini söylediklerine inanmalarıdır. Aksi takdirde elde edilen kazanımlar kaybedilecek ve Türk milliyetçileri bir daha bir araya gelmemek üzere köşelerine çekileceklerdir. Böyle birşey Türk milletinin Türk düşmanlarının insafına terk edilmesi anlamına gelecektir.
Sayın Ümit Özdağ ve Sayın Sinan Oğan Bey samimi duygu ve düşüncelerimi ve tecrübelerimi sizinle paylaşmamı umarım ukalalık olarak görmezsiniz. Hayatını Türk milletine Türk milliyetçiliğine adamış çocuk yaştan itibaren Ülkü ocaklarında Görev yapmış 2 vilayeti yönetmiş bir kardeşiniz olarak sizlerle fikirlerimi paylaşmam milletime olan Vefa borcumun gereğidir. Sizlerin ilkeli duruşunuz birbirlerinize olan bağlılığınız samimiyetiniz üslubunuz mücadeleniz vefanız dürüstlüğünüz Türk milletinin Çağlar ötesinden seslenen atalarının sesini taşıyacak ve Türk milletinin her bir gerdi bu sese doğru isteyerek veya istemeyerek gelecektir. Türk milletinin yaşadığı problemlerden, etrafındaki çemberlerden içine düştüğü çukurdan kurtuluşunun yegane yolu budur. Yani sizler bilerek veya bilmeyerek bu kadar büyük bir davanın ve sorumluluğun altına girdiniz. Allah yardımcınız olsun. Bizler de sizlere güç vermeye yardımcı olmaya gücümüz oranında çalışacağız. Son bir şey daha söylemek istiyorum; samimi Türk milliyetçilerinin çoğu özellikle bizim kuşak 78 kuşağı köşesine çekildi, kirli siyasete bulaşmak istemedi, çoğu zaman da kirli siyasiler bunları istemedi. Bu insanlar hareketin gören gözü işiten kulağı, yürüyen ayakları konuşan dili, hisseden kalbi idi. Ve bu insanların hiçbirisi bir kişi değildi .Bazen bir sokak, bazen bir mahalle idi. Zafer Partisi olarak Bütün il ve ilçe teşkilatlarınızın bu arkadaşlarımızı tespit edip ziyaret etmeleri, onlara saygı göstermeleri, onlara memleketin ihtiyacı olduğunu anlatmalı ve onların tecrübelerinden birikimlerinden yararlanmak ve onları onore etmek için çeşitli birimler oluşturmalıdır.
Kutbettin Arslan